Hollanda’da cenazeler ile ilgili yeni bir karar yürürlüğe girdi. Hollanda İçişleri Bakanı Kasja Ollongren’in yaptığı açıklamada, cesetlerin yakılma ve gömülme gibi teknikler haricinde eritilme yöntemiyle defin edilebileceği ifade edildi. Kimyasal sıvı içinde eritilen cesetten geriye sıvı ve kemik kalıntıları kalacak. Sıvı ve kemiklerin gübre olarak değerlendirilmesi veya biyogaz üretiminde kullanılması düşünülüyor.
Hollanda’da 1955 yılından sonra ilk defa cenaze mevzuatında değişiklik gerçekleştirilecek. 1955 yılında cenazelerin yakılmasına izin verilen mevzuat değişikliği onaylanmış, cenazelerde gömülme zorunluluğu ortadan kaldırılmıştı.
Güvenli ve Sürdürülebilir Bir Seçenek
Hollanda Sağlık Konseyi’ne göre cenazelerin alkali hidrolizi yöntemiyle eritilmesi daha güvenli. Konseyin görüşü, tabutların tekrar tekrar kullanılabilir hale geleceği yönünde. Ayrıca yakma işleminde enerji tasarrufu sağlanacağı düşünülüyor.
Hollanda İçişleri Bakanı Ollongren, cenaze eritme yöntemine halk ve cenaze firmalarının büyük ilgi gösterdiğini belirtiyor. Hazırlanan yasa tasarısı 2021 yılının ilk ayında meclisten geçecek gibi görünüyor. Ancak bazı kesimler arasında bu işlemin etik olup olmadığı tartışma konusu. Cansız insan bedeninden dolaylı olarak enerji üretilecek olması, insanın ölümünde dahi metalaştırılması gibi bir durumu ortaya çıkarıyor. Bazı çevrelere göre ise ceset eritme yöntemi insanlığa büyük bir armağan.
Alkali Hidrolizi Nasıl İşliyor?
Alkali hidrolizinde, cenaze yün bir kılıfa yerleştiriliyor. Tamamen yünle kaplanan cenaze sonrasında çelik kaba koyuluyor. Çelik kabın içinde potasyum hidroksit ve sudan oluşan bir sıvı bileşimi yer alıyor.
Sıvı bileşimi yaklaşık 150 derecede ısıtılmaya başlanıyor. Ortaya çıkan kimyasal reaksiyonla birlikte vücuttan geriye pek bir şey kalmıyor. Kalan tek şey kemikler ve kapta bulunan sıvı oluyor. Kemiklerin öğütülmesi veya vazo kabın içinde saklanması gibi seçenekler mevcut. Cenaze sahiplerinin bedenden geriye kalan sıvının ne için kullanılacağına karar vermeye yetkisi bulunacak.
Hollanda Sağlık Konseyi üyeleri, cenazenin eritilmesiyle ortaya çıkan sıvının DNA içermediğini açıkladı. DNA içermeyen bir sıvının ise çevreye herhangi bir olumsuz etkisinden söz edilemeyeceği belirtildi. Konseye göre, cenazelerin yakılması sonrasında karbondioksit salınımı artış gösteriyor. Bu nedenle alkali hidrolizi yöntemi tamamen çevreci bir seçenek oluşturacak.